31 Mayıs 2015 Pazar

HİKAYELERİN HİKAYESİ (9)


Her son dediğimiz öncesi ile yeni başlangıçları,
Her an ise kendisi ile beraber sonsuzluğu içerisinde taşır,

Yaratılış devam eden sürekli bir akıştır,
Hiçbirimiz kendimiz için neyin hazırlandığını bilmiyoruz,
Benim hissiyatlarım yaratıcıya mutlak teslimiyettir,

Kayıtsız şartsız,
Mesela çocuklar gibi,

Herkes bir yerlere giderken, nedense ben hep geldim derim,
Mesela,

Yıldızlardan çok daha büyük kalabalıklara baktım da geldim,

Dünyayı yurdum bildim de geldim,

Düşmanlıkları, kinleri, nefretleri sildim de geldim,

Şeytana bile laneti kaldırdım da geldim,

Cehennem ateşlerini söndürdüm de geldim,

Cennet bahçelerinden geçtim de geldim,

Her günü mübarek bildim de geldim,

Rabbim rabbim dedim de geldim,

Gİbi,

Kendimce bir ölçü koydum,

Sudeler için,

''Mesnedi ve gayesi ne olursa olsun, yazılanlar, söylenenler, yaşananlar,
Eğer bir tek çocuğun bile gözyaşlarına sebep oluyorsa, hepsi bir hiçtir''

Ve benim için aslında söylenmesi gereken tüm sözler söylenmişti,
Sevgiyle,



Hiç yorum yok: